Son günlerde, piyasayı sarsan bir araştırma raporu, Bitcoin fiyatının 2025'in üçüncü çeyreğinde 190.000 dolara ulaşabileceğine dair çarpıcı bir tahmin ortaya koydu. Bu cesur tahmin boş bir iddia değil, üç anahtar faktörün derinlemesine analizine dayanmaktadır.
Öncelikle, küresel likidite tarihsel olarak benzeri görülmemiş bir şekilde artmaktadır. Ana ekonomilerin M2 para arzı 90 trilyon doları aşarak tarihi bir zirveye ulaşmıştır. Geleneksel yatırım ürünlerinin getirilerinin sürekli olarak düşmesi bağlamında, yatırımcılar Bitcoin gibi alternatif varlıklara yönelmektedir. Veriler, M2 büyüme oranı ile Bitcoin fiyatı arasında belirgin bir pozitif ilişki olduğunu göstermektedir; bu fon akışı, uzun vadeli varlık dağılımındaki yapısal değişimi yansıtmaktadır.
İkincisi, kurumsal yatırımcıların Bitcoin benimsemesi hız kazanıyor. ABD spot Bitcoin ETF'si yaklaşık 1,3 milyon Bitcoin tutuyor ve bu, toplam arzın %6'sını oluşturuyor. Bazı halka açık şirketler bu alanda aktif olarak yer alıyor; örneğin, bir teknoloji şirketi 620.000'den fazla Bitcoin tutuyor ve bu da 70 milyar dolardan fazla bir değere denk geliyor. Bu kurumsal düzeydeki küresel benimseme, yeni bir talep yapısı oluşturuyor.
Son olarak, politik ortamda meydana gelen değişiklikler devrim niteliğinde etkiler yaratabilir. ABD hükümetinin yakın zamanda aldığı bir yürütme emri, emeklilik hesaplarının Bitcoin'e yatırım yapmasına izin veriyor ve bu adım, yaklaşık 9 trilyon dolarlık yeni bir pazarın kapılarını açma potansiyeline sahip.
Bu faktörler Bitcoin'in geleceğini olumlu bir tablo olarak çizerken, yatırımcıların dikkatli olmaları ve kripto para piyasasının yüksek riskli özelliklerini tam olarak anlamaları gerekmektedir. Gelecekteki piyasa hareketleri, küresel ekonomik ortam, düzenleyici politikalar gibi birçok faktörden etkilenmeye devam edecektir.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
15 Likes
Reward
15
5
Repost
Share
Comment
0/400
CodeZeroBasis
· 08-22 04:53
Gerçekten güvenilmez bir tahmin
View OriginalReply0
InfraVibes
· 08-22 04:52
190 bin mi? Bu bir hayal değil mi!
View OriginalReply0
OnChain_Detective
· 08-22 04:51
hmm desen analizi oldukça şüpheli görünüyor... bu m2 korelasyonlarını doğrulamak için daha fazla zincir verisine ihtiyacım var
Son günlerde, piyasayı sarsan bir araştırma raporu, Bitcoin fiyatının 2025'in üçüncü çeyreğinde 190.000 dolara ulaşabileceğine dair çarpıcı bir tahmin ortaya koydu. Bu cesur tahmin boş bir iddia değil, üç anahtar faktörün derinlemesine analizine dayanmaktadır.
Öncelikle, küresel likidite tarihsel olarak benzeri görülmemiş bir şekilde artmaktadır. Ana ekonomilerin M2 para arzı 90 trilyon doları aşarak tarihi bir zirveye ulaşmıştır. Geleneksel yatırım ürünlerinin getirilerinin sürekli olarak düşmesi bağlamında, yatırımcılar Bitcoin gibi alternatif varlıklara yönelmektedir. Veriler, M2 büyüme oranı ile Bitcoin fiyatı arasında belirgin bir pozitif ilişki olduğunu göstermektedir; bu fon akışı, uzun vadeli varlık dağılımındaki yapısal değişimi yansıtmaktadır.
İkincisi, kurumsal yatırımcıların Bitcoin benimsemesi hız kazanıyor. ABD spot Bitcoin ETF'si yaklaşık 1,3 milyon Bitcoin tutuyor ve bu, toplam arzın %6'sını oluşturuyor. Bazı halka açık şirketler bu alanda aktif olarak yer alıyor; örneğin, bir teknoloji şirketi 620.000'den fazla Bitcoin tutuyor ve bu da 70 milyar dolardan fazla bir değere denk geliyor. Bu kurumsal düzeydeki küresel benimseme, yeni bir talep yapısı oluşturuyor.
Son olarak, politik ortamda meydana gelen değişiklikler devrim niteliğinde etkiler yaratabilir. ABD hükümetinin yakın zamanda aldığı bir yürütme emri, emeklilik hesaplarının Bitcoin'e yatırım yapmasına izin veriyor ve bu adım, yaklaşık 9 trilyon dolarlık yeni bir pazarın kapılarını açma potansiyeline sahip.
Bu faktörler Bitcoin'in geleceğini olumlu bir tablo olarak çizerken, yatırımcıların dikkatli olmaları ve kripto para piyasasının yüksek riskli özelliklerini tam olarak anlamaları gerekmektedir. Gelecekteki piyasa hareketleri, küresel ekonomik ortam, düzenleyici politikalar gibi birçok faktörden etkilenmeye devam edecektir.